Sayfalar

10 Mar 2012

İnsanlarda ve Hayvanlarda Aşk ve Cinselliğe Dair Popüler Notlar


·         Cinsellik, hayvanların  soylarını sürdürebilmeleri için içgüdüsel olarak davrandıkları bir yaşam biçimidir. İnsan bu bakımdan hayvanlardan büyük ölçüde ayrılmaktadır. Çünkü insan istediği zaman ve üreme içgüdüsünden bağımsız olarak çiftleşebilen canlı varlıklardır.

·         İnsanlar dışında tüm canlıların, kendilerine özgü bir çiftleşme takvimi vardır, buna insana en yakın gelişmişlikte olan orangutanlar da dahildir, bir tek insan takvim falan dinlemez, onlarda çiftleşme için yıl, ay, gün hatta saat kavramı yoktur, istedikleri zaman çiftleşirler. İnsanlar ayrıca dünyada yüz yüze sevişebilen ve çiftleşebilen tek canlıdırlar.

·         Timsahların aşk yaşamı ve cinselliği yaşamaları çok güzel ve şiirseldir. Bu iri, çirkin ve ürkütücü yaratıklar monogamdırlar, erkek dişisini seçtikten sonra yüz yılı aşan uzun ömürleri boyunca birbirinden ayrılmazlar. Erkek timsaha olumlu cevap veren dişi timsah, çevrelerinde halka olan diğer timsahların ortasında bir düğün dansı yapar ve dans sonunda dişi timsah gelir, erkek timsahın göğsüne başını dayar ve bir süre öyle durur, bu romantik görüntü ile sonuca ulaşılmıştır.

·         Timsahlar gibi filler ve penguenler de dişilerini asla değiştirmez, yani zina nedir bilmezler. Ama filler bu işi biraz abartırlar, bir ağır çekim vardır cinselliklerinde, dişi fil iki yılda bir kabul eder sevişmeyi. Tam da burada iki pirenin cinsel birleşme için  kendi boylarının 300 misli zıpladıklarını hatırlatalım, insanlar arasında da fil de var, pire de (!) .

·         İnsanlarda yer alan cinselliğe ilişkin bazı özellikler hayvanlar aleminde daha dikkat çekicidir; aslanlarda aile kavramı, fillerde sadakat, güvercinlerde cilveleşme, geyiklerde utangaçlık ve naz, boğalarda orantısız (!) güç kullanımı, ayılarda tutku ve arzu, tavşanlarda uysallık ve teslimiyet, köpeklerde  zamparalık ve kedilerde baştan çıkarma duygusu, domuzlarda umursamazlık  gibi özellikler ilk dikkati çekenlerdir.

·         Hayvanlarda karşı cinsin ilgisini çekmeğe yarayan özellikler oldukça gelişmiş biçimdedir. Örneğin;  aslanın yelesi, maymunun değişik renkte desenler oluşturan tüyleri, kuşların pek çoğunda göz alıcı renkte olan tüyler, balık, kelebek ve örümceklerde görülen renkli desenler, yine kelebeklerin çekici kokuları, böcek ve kurbağaların çıkardıkları sesler ile kuşların ötüşleri gibi. Bu hayvanlarda kur yapma, uzun süren meşakkatli bir süreçtir. Erkek kendini çekici kılmak için yapmadığını bırakmaz. Hoş insanlarda da öyle değil mi ?


·         Sevgi ile aşk farklıdır. Aşk, heyecan, arzu, özlem ve tutku yönlerinin ağır bastığı, etkileyici ancak geçici bir duygudur. Sevgi ise huzur  ve mutluluk yani manevî yönü ağır basan, kalıcı bir duygudur. Aşk fırtına ve çalkantılara açıktır. Sevgi ise bu fırtınalara karşı güvenli bir liman. Hayvanlarda sevgi vardır ama aşk yoktur diyebilir miyiz acaba ?

·         Aşk ve cinsellik arasındaki bağlantı nedir ? Aşk olmadan cinsellik olur mu veya tersi mümkün mü ? Freud’un söylediği gibi, “aşksız”  cinsel ilişki insanı cinsel doyumun zirvesine çıkarmayabilir, ama günümüzde, çoğu insan duygusal bağlanmanın getireceği sorumluluğa ve bunun getirebileceği üzüntülere katlanmak yerine, duygusallıktan uzak  sade bir cinselliği tercih etmektedir Freud’a inat (!).

·         "Aşk mutlaka cinsellik içerir".  Bu tez, Dr. Sabri Derman ‘a ait.  Erkekle kadın arasındaki tek gerçek ilişki hayvani bir cinselliktir, aşk ise bu cinselliği örten veya süsleyen bir araçtır. Ancak aşkta, saf cinsellikte olmayan bir bağlılık ve sevgi boyutu vardır diyenler de az değildir toplumlarda. Aşk acaba fizyolojik bir ihtiyaç mıdır ?  Cinsellik içeren aşk çok daha derin ve gerçekçi olup, gerçek psikolojik durumun kendini biyolojik olarak ifade edişidir dersek çok mu abartmış oluruz ?

·        Cinsel istek bir biyolojik dürtüdür. Hormonlarla kontrol edilen bir fizyolojik durumdur. Çok sayıda çift, evliliklerinin ilk bir kaç yılından sonra cinsel birleşmeyi azaltmakta veya kesmekte, ama yine de evliliklerindeki cinsellik boyutunda kendileri için doyurucu, hatta memnuniyet verici bir yan bulabilmektedirler. Bu insanlar için aşk, cinsellikten daha çok dostluk, saygı ve ortak noktalarda buluşmak demektir. Evlilikte eşlerin ilişkilerinde aşk yerini sevgiye bıraktığı oranda eşlerinin birbirlerine karşı cinsel çekicilikleri kaybolur denebilir mi ?
·        Cinselliğin yaşı vardır ama aşkın yaşı yoktur. Cinselliğin henüz gelişmemiş olduğu küçük yaşlarda da, yaşlılıktan dolayı cinselliğin yaşanamayacağı ileri yaşlarda da aşk yaşanabilir.

·         Platonik olarak adlandırılan tinsel bir aşktan da söz edelim. Genellikle platonik aşk konusundaki  basitleştirici görüş bu konuda cinselliğin olmadığıdır. Çünkü Platonik aşk’ta bilgelik vardır, güzel, adil, iyiye  eşit olduğundan aşk bu şekilde aranır, böyle bir anlayışla onun peşinden koşulur. Ne kadar gerçekçi acaba ? 

1 yorum:

  1. Yavuz Ergene10 Mart 2012 22:49

    Yıllardır tabu haline gelen bu konuya cesurca yer vermen beni derecesiz memnun etti Canım kardeşim..:) Benzetmelerde ki incelik, bilgi birikimi ve kırıp dökmeden ne de güzel duru bir anlatım..:)Öpüldün Koçum !

    YanıtlaSil